Rhizopoda, amoeba
**
Filum: KÖKAYAKLILAR (RHIZOPODA) SARCODINA
Morfolojik olarak protozoanın en ilkel yapıda olanlarıdır.
Hareket etmek ve besinlerine ulaşmak için “psödopod” denilen yalancı ayaklarını
kullanırlar. Yalancı ayaklar bazı gruplarda şekil ve yer değiştirdiği halde
bazı gruplarda sabittir. Kökayaklıların silli veya kamçılı tek hücrelilere
oranla daha az organeli vardır. Tatlı su ve denizlerde yaşarlar, parazit olanları
da vardır. Dört klasis’i vardır.
Klasis Amebida
(Amipler): Büyük yalancıayakları olan çıplak hücrelerdir. En çok bilinen örnek
tür Amoeba proteus 0.1-0.6 mm kadar büyüklükte, serbest yaşayan ve kötü
koşullarda kist oluşturan bir türdür.
Amiplerin bazı türleri insan da dahil, bir çok hayvanın
bağırsağında parazit veya kommensal olarak yaşar. Entamoeba coli, insan kalın
bağırsağında Entamoeba gingivalis, insan ağız boşluğunda yaşayan zararsız
canlılardır.
Entamoeba histolica ise insan kalınbağırsağında
amiplidizanteriye neden olan oldukça tehlikeli bir parazittir. Bunlar aktif
beslenme dönemlerinde kalınbağırsak mukozasını delerek, bu kısımlarda bakterial
enfeksiyonlara neden olurlar. Ülkemizde yaz ve özellikle sonbahar mevsimlerinde
yaygınlık gösterir, salgın bağırsak enfeksiyonlarına neden olur.
Diflugia: Tatlı sularda yaşayan yumurta biçimli kabuklu bir
amiptir. Kabuk hücre salgıları yardımı ile dış yüzeylere yapışan mineral
parçacıklarından oluşur.
Klasis
Foraminifera: Çoğunlukla denizde, birkaç türü tatlı sularda yaşayan
canlılardır. Vücutları kalker kabuk ile kaplıdır. Kabuk üzerindeki küçük
deliklerden yalancıayakları çıkar. Jeolojik devirlerde sıcak ve derin deniz
diplerinde yaşamış ve ölmüş foraminifer kabukları deniz diplerinde birikerek
kalker ve tebeşir tabakalarını meydana getirmişlerdir.
Klasis Heliozoa:
(Güneş hayvancıklar) Vücutları küre şeklindedir. Yalancıayakları şekil
değiştirmez ve düzenli biçimde dizilim gösterdiği için güneş biçimlidir.
Çoğunlukla tatlı sularda yaşayan türlerden oluşur.
Klasis
Radiolaria: Delikli bir merkezi kapsül sitoplazmayı endoplazma ve ektoplazma
olarak ikiye ayırır. Yalancı ayakları endoplazmadan çıkar. Denizel türler
olduklarından kontraktil koful görülmez.
Filum: FLAGELLATA (MASTIGOPHORA) KAMÇILILAR
Yaşamlarının tamamında veya herhangi bir döneminde kamçıya
sahiptirler. Kamçı besin yakalamak veya duyu organeli olarak görev yapar. Birçok
türleri renk maddeleri içeren plastidlere sahiptirler. Klorofil pigmenti
bulunduranlar fotosentez yapabilirler. Bazıları tek ve serbest yaşar. Bazıları
sesildir veya koloni meydana getirirler. Flagellatların çoğu tatlı sularda
yaşar. Denizlerde ve nemli topraklarda yaşayanları olduğu gibi, parazit olanlar
da vardır. Flagellatlar nükleuslu canlıların en ilkeli olup, diğer protozoanın
atası olarak kabul edilirler. Flagellat filumu fitoflagellat ve zooflagellat
olmak üzere iki gruba ayrılır. Fitoflagellata bitkiler gibi, deniz ve tatlı su
organizmalarıdır. Bu grubun en çok bilinen örneği Euglena’dır. Öglena tatlı
sularda tek ve serbest olarak yaşar. İğ biçiminde olan vücut uzunluğu 0,1 mm
kadardır. Ön kısım küt, arka kısım sivridir. Vücut dıştan pelikula denilen
esnek ancak dayanıklı olan zarsı bir yapı ile çevrilidir. Pelikulanın hemen
altında açık renkli bir endoplazma bunun da altında jelleşmiş bir endoplazma
bulunur. Ön kısımda bulunan huni benzeri sistostom veya hücre ağzı,
sitofarinksle (yutak) hazne olarak isimlendirilen bir keseye açılır. Haznenin
kaidesindeki çepere yerleşmiş kinetosomlardan (dip taneciği) çıkan iki kamçı
birleşerek tek bir kamçı biçiminde hücre dışına uzar. Kamçıların birleşme
bölgesine yakın bir kese içerisinde ise fotoreseptör bulunur.
Haznenin dış tarafında ve fotoreseptöre yakın biçimde
kırmızı renkli ve ışığa duyarlı bir organel bulunr. Sitigma denilen bu organel,
kamçı hareket ettiği zaman, fotoreseptörün sitigma üzerine düşen gölgesi
sayesinde uyarılır. Bu şekilde ışığın geldiği yön saptanır. Bir adet kontraktil
kofula sahiptirler. Kloroplastları birden fazladır.
Flagellatlardan Chlamydomonas, Ceratium gibi soliter (tek
başına) yaşayanları olduğu gibi koloni oluşturanlar da vardır. Volvox; küçük
yapılı ve ikişer kamçılı hücrelerin meydana getirdiği bir kolonidir.
Zooflagellatların koloni oluşturan türü bulunmaz. Çoğu ya
kommensal veya parazittir. Trypanosoma en çok biline parazit yaşamlı bir
türdür. Omurgalıların ve özellikle memelilerin kanında parazit olarak yaşar.
Kamçıları diğer flagellatlardan farklı olarak hücrenin arka kısmından çıkarak
öne doğru uzar. Kamçı ile vücut arasında dalgalı bir zar vardır. Birkaç türü
vardır ancak en önemlisi Afrika uyku hastalığını meydana getiren Trypanosoma
agambiense dir. İnsandan insana, kan emen çeçesineği (Glossina palpalis)
tarafından taşınır.
Filum: SPOROZOA (SPORLULAR)
Hepsi omurgalı veya omurgasız hayvanlarda hücre içi parazit
olarak yaşarlar. Nispeten basit bir hücre yapısına sahiptirler; nükleus
bulunmakla birlikte parazit yaşama uygun olarak besin, kontraktil kofulları ve
hareket organeli bulunmaz. Besinlerini üzerinde yaşadıkları canlıdan absorbe
ederek yaşarlar. Solunum ve boşaltım difüzyon ile yapılır. Eşeyli veya eşeysiz
olarak çoğalabilirler. Konağın vücut sıvılarında, vücut boşluklarında veya
hücrelerinin içerisinde bulunabilirler. Önemli cinslerden bazıları şunlardır:
Gregarina: Bazı
hayvanların hücrelerinde veya doku sıvılarında yaşarlar. Boyları 1 cm kadar
olabilir, oval yapılıdırlar. Örneğin toprak solucanlarının testislerinde
yaşayan Monocystis.
Plasmodium: Omurgalıların bağırsaklarında parazit olarak
yaşar ve malaria denilen sıtma hastalığına sebep olur. Üremeleri üç evrede
gerçekleşir.
Gametogamy: Eşeyli üreme evresidir. İnsanda gamet oluşması
ile başlar, anofel türü sivri sineğin midesinde zigot oluşması ile sona erer.
Sporogony: Tamamen sivrisinekte geçer. Bu evre zigotun,
bağırsak epiteli ve bağırsağı saran kasa geçmesi ile başlar, sporozoitlerin
oluşup sivrisineğin tükürük bezlerine geçmesi ile sona erer.
Shizogoy: İnsan karaciğer çeperi hücrelerinde, kan
damarlarının çeperlerinde ve alyuvarların içerisinde gerçekleşir.
FİLUM: CILIATA (KİRPİKLİLER)
Siliatlar, protozoa içerisinde organizasyon bakımından en
gelişmiş canlılaradır. Çeşitli görevler için gelişmiş özel organelleri vardır.
Hareket ve besin alma organelleri sillerdir. Tatlı su ve denizlerde serbest
olarak veya koloni halinde yaşayanlar bulunduğu gibi parazit olanları da
vardır.
Paramecium – Terliksihayvan: Durgun, tatlı su
birikintilerinde yaşayan 0,1-0,3 mm boyda oval yapıda bir hücredir. Hücrenin ön
kısmı küt, arka kısmı sivrilmiştir. Vücut dıştan pelikula ile örtülmüştür.
Pelikula üzerinde her biri dip taneciğinde (kinetosoma) çıkan siller vardır.
Siller, içten ince ipliklerle birbirine ve kinetosoma bağlı olduğundan,
hareketleri beraber ve uyumludur.
Pelikulanın altında ince bir katman halinde ektoplazma bulunur.
Ektoplazmada iki adet kontraktil koful vardır. İki, üç saniyede bir kasılan bu
kofullar hücreye giren fazla suyu tahliye eder. Ektoplazmada ayrıca tüm yüzeye
dağılmış trikosit adı verilen koruma organelleri vardır. Endoplazmalarında
farklı büyükükte iki çekirdek bulunmaktadır. Büyük olan makronükleus
metabolizma olayları ile ilgili iken, küçük olan mikronükleus üremede
görevlidir. Hücrenin yan tarafında bir huni biçiminde gelişmiş olan ağız
bölgesi, hücre ağzından (sitostom) hücre yutağına (sitofarenks) açılır. Küçük
canlılardan oluşan besinler besin kofulu oluşturur, sindirim artıkları ise
hücre anüsü (sitopig) ile dışarı atılır.
Sillilerden bazıları kendilerini bir sapla zemine tespit
ederek sabit (sesil) yaşarlar. Örneğin: Vorticella ve Stentor.
Hem fotosentez hem de kemosentez yapabilen canlı:
Tek hücreli yeşil alglerden Scenedesmus normal
olarak ışık enerjisi kullanarak fotosentez yapabilir ve bu sırada H2 kaynağı
olarak H2O kullanır. Fakat bu organizma karanlığa bırakılır ve ortama moleküler
hidrojen (H2) ilave edilir ise bu takdirde ilave edilen hidrojen ile atmosfer
oksijenini birleştirir ve elde ettiği enerji ile CO2’yi karanlıkta bile
redükler (kemosentez).
Yorumlar
Yorum Gönder